• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

VİZE HABER

Hoş geldiniz!

Üyelik Girişi
Takvim
İLANLAR
NAZMİ METİN

NAZMİCE

12/12/2023

DOĞAL AFETLER

     Uzun kış geceleri eskilerde kaldı. Her şey ne kadar güzeldi,hiç bir şey sahte değildi. Kar bembeyaz yağardı, bembeyaz erirdi. Şimdi kirli yağıyor, kirli eriyor. Doğa afetlerine, iklim değişikliği sebep oluyor diyorlar. Doğanın dengesini bozduklarını kabul etmiyorlar. Doğa ile oynamayacaksın. Doğa ile şaka yapılmaz, zaten şakadan almaz. Nehirler, ırmaklar, dereler ve denizler "Evini yapma yatağıma, seni yatırırım ölüm döşeğine" diyor. Fakat anlamıyorlar çünkü gözlerini hırs bürümüş.
   Mobing veya bezdirici, yani insanoğlunun doğaya uyguladığı yıkım olarak ta söyleyebiliriz. Doğayı talan edenler servetlerine servet katarken ileride oluşabilecek afetleri düşünmedikleri için çok rahat hareket ederler, ama bir gün öyle bir şey olur ki o talan ettikleri doğa kudurur ve ellerinde ne varsa alıp götürür. Köprüleri, otoyolları, viyadükleri ve tesisleri önüne katıp denizin dibine yedi kat toprağın altına sokar.
    Malum kış ayı geldiğinde ülkemizin sahil kesimlerinde bulunan kentlerimizi yoğun yağış olduğu zamanlarda sel basıyor. Bu doğa olayı her yıl tekrarlanmasına rağmen hiç kimse önlemini almıyor. Yani hiç kimse akıllanmıyor. Bu sel olayları felakete dönüştüğü zaman hasarı da büyük oluyor. Bu doğa olayından etkilenen vatandaşlar doğal olarak televizyon kanallarında belediyelere suçlamalarda bulunarak, yetkililerin yetersiz kaldıklarını söylüyorlar. Dere kenarlarına ,denize sıfır konutlar ve iş yerleri yapmasınlar, böylece sorun kendiliğinden çözülmüş olur.
Deniz kendinden alınanı bir gün mutlaka geri alacaktır. Kıyı alanlarının doldurularak yapılaşmaya açılması, dere yataklarının doldurulması ve daraltılmalarından dolayı selin şiddeti çok daha fazla olurken vermiş olduğu hasarda çok daha büyük oluyor. Denizin ve karanın dengeli ekosistem yapısı, kendisine yapılan ekolojik olmayan yapay ekleme ve dolgu alanları kabul etmeyerek bir gün mutlaka yok edecektir. Bu yüzden deniz kıyılarından, dere yataklarından uzak durulması gerekmektedir.
    Ülkenin dört bir yanına beton döküyorlar. Kentlerde basacak ne toprak nede çim bıraktılar. Kentlerin en işlek caddelerinde sel baskınlarında insanlar boğularak ölüyor. Ne kadar acı bir durum. İmarsız ve çarpık bir kentleşme devam ettiği sürece bu hadiseler yaşanmaya devam edecek. İnsanlar başını sokacak bir ev değil, daha ölmeden kendilerine tabut alıyorlar. Düzgün bir kentleşmeye geçilmediği sürece Türkiye üçüncü sınıf ülke durumundan asla kurtulamaz.
    Kentlerin ve insanların mutluluğu o kentin yöneticileri tarafından yapacakları etkin çalışmalarla gerçekleştirilmesi ve insanlarında kurallara uyarak modern yerleşim yerlerinde yaşamaları sağlanırken doğanın kurallarını hiçe saymayarak, kentin tüm birimleriyle ve ortak akılla hareket ederek yüzyıllar boyunca sürecek yaşam alanları kurarak dünya ülkeleri arasında yerimizi alabiliriz. Bütün bunlar göz ardı edildiği sürece mutsuz ve geleceği olmayan kentlerde yaşamak zorunda kalırız.
                                                nazmice
06.12.2023
safaalan köyü
173 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.133532.2622
Euro34.932035.0720
NECDET TEZCAN