• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

VİZE HABER

Hoş geldiniz!

Üyelik Girişi
Takvim
İLANLAR
NAZMİ METİN

ZİLLER ÇALDI, YOKLAMA ZAMANI !

15/09/2023

Didem GÜLCE

Y kuşağı ( 1980- 1999) çocukları yani bizler, ebeveyn’ lerini memnun etmeye uğraşırdık. Şimdi ki ebeveyn ‘lik dönemimiz de ise; çocuklarımızı memnun etmeye çabalayarak geçiyor. Kendi çocukluk travmalarımızı çözmeye çalışırken; çocuklarımıza travma yaratmayayım diye ne yapacağını şaşırmış bir nesiliz biz. Aslında ellerimizle yaptığımız; ataerkil toplumu yok edip , çocuk erkil toplumu yaratmak oldu. Sonuçta ;dünyayı kendi etraflarında döndüğünü sanan , prensler ve prenseslerimiz oldu.

1990’lara gelene kadar dünya makul bir  hızla dönüyor, alıştırarak, hazırlayarak değişiyordu. Ama sonra bir şey oldu, dünya baş döndürücü bir hızla gelişip, değişmeye başladı. Bizim kuşakta sudan çıkmış balığa döndü. Ne geçmiş zamanı yaşayabildi, nede şimdiki zamana ayak uydurabildi. Öylece ortada kalmış bir dünya yolcusuyum bende. Bildiğimiz ,inandığımız, öğrendiğimiz ne varsa, eskide kalan bilmecede ki sabun gibi kayıp gitti hayatlarımızdan. Şimdilerde çok hızlı gidiyoruz ve ruhlarımız geride kalıyor.

Televizyonlar girdi günlük hayatımıza, haberler, adli olaylar durmadan beynimizden içeri hücum ediyor. Her konuda sınırsız bir malumat sunan internet ’inde katılımıyla genel bilgi dağarcığımız durmadan genişliyor. Akabinde ise, hiçbir şey bu devirde kalıcı olmuyor. Hızla yaşanıp, aynı hızla unutuluyordu. 40 yıl öncesine göre beş katı daha fazla malumat alıyormuşuz. Bu 174 gazeteyi baştan sona okumak demek, beynimizin kapasitesini çok aşan bir yığılma. Zihinlerimiz bu malumat sağanağı altında yorgun düşüyor.

İki binli yıllarda tükendi sanırım insanlık. Yeni nesil ‘e de alfabede ki en son harf  “Z “düştü, sanki dünya üzerinde insanlığın sonuna gelmişiz gibi.

Dünya farklı bir istikamete doğru ilerlerken, bizim toplumumuzda ebeveynler tuhaf bir şekilde yanlış yöne bakıyor. Çocukların duygusal ve ruhsal bakımdan, bizimde tanımadığımız bu yeni dünyaya hazırlanması gerekiyor. Hayatın eli bir hayli ağırdır ne yazık ki. Asıl olanın okul başarısı değil, hayat başarısı olduğunu unutuyoruz. Akademik puanlamalarımız, maaş bordromuzdaki veya gelir tablosundaki yüksek meblağlar başarılı bir hayatın ölçüsü olamaz. İnsan hayatının amacı, büyümek ve olgunlaşmak olduğuna göre, bu gelişmeyi sağlayamayan tüm yaşamlar hakikatte başarısızdır. Sevme ve algılama süreçleri sakatlanmış, duygusal açıdan örselenmiş ve iyileşememiş insanlar , kendi hayatlarının kaybedeni olmuştur. Başarılı bir hayat; duygusal açıdan bizi doyurabilmiş, sevgi alıp sevgi verdiğimiz, başkalarının hayatında faydalı ve güzel izler bırakabildiğimiz bir yoldur.

 Okul ; çocuğu hayata hazırlamak için, bir topluluk içinde başkalarıyla birlikte yaşamayı, işbirliğini ve dostane mücadeleyi, cesareti, gayreti, direnişi, katkıda bulunmayı ve ilham almayı öğrenebileceği bir ön saha aslında.

Savunmasız bir çocuğa damla damla günbegün bilgi aktarılır ama çocuk bu sessizce büyüyen bilgiyi asla fark etmez. Görünmez bilgi çocuğun içinde sinsi bir zehir gibi yayılır, bedenin ve ruhun dokusuna sızar ve onun hayatının rengini ve ayrımlarını belirler.

 “Tanımı ne olursa olsun eğitim, sonunda sizi uyumlu birine değil, benzersiz bir bireye dönüştürmelidir. Büyük güçlükleri göğüslemenize yardım edecek, size yaşamınız boyunca yol haritası olacak özgün bir ruh katmalıdır. Ruhsal anlamda zengin; nerede olursa olsun, kiminle olursa olsun, yaptığını seven biri olmanızı sağlamalıdır. Neyin önemli olduğunu, yaşamayı ve ölmeyi öğretmelidir.”

John Taylor Gatto / Aptallaştıran Eğitim

Yeni eğitim yılı çocuklarımıza, gençlerimize, öğretmen ve velilerimize güzellikler getirsin….

193 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.133532.2622
Euro34.932035.0720
NECDET TEZCAN